Güzel bir haftasonunun arkasından, mutlu huzurlu şerlerden uzak yeni bir hafta diliyorum herkese. Bugün ki blogum sevgili tiyatro severleri ilgilendiren Shakespeare.
26 Aralık 2013 tarihinde Üsküdar Kerem Yılmazer sahnesinde gittiğimiz en güzel ve en anlamlı tiyatroydu.
Öncelikle internetten bilet alma serüvenimi anlatmak istiyorum sizlere. Ben, annem ve eşim olmak üzere genel anlamda her Perşembe tiyatroya gideriz. Eşime sordum Shakespeare oyunu var tiyatroda bilet alsam mı acaba? Cok ağır olur mu? Diye tereddütte kaldım. Daha sonra anneme sordum iki tarafta al ne kadar ağır olabilir ki diye cevaplar alınca bende biletimizi almış bulundum. Ama zaman yaklaştıkça ay kim bilir ne kadar ağırdır, yay uyutmasak bari diye söylenmelerim başlamıştı :)
Sonunda 26 Aralık günü geldi ve tiyatro ya gitmek üzere yola çıktık. Sahneye geldiğimizde, dekor olarak kocaman bir beyin sembolü koymuşlar. İşte ben o figürü gördüğümde nedendir bilmiyorum içimde bir heyecan başladı.
26 Aralık, Shakespeare oyununun galası varmış. Kameralar, başka oyunların oyuncuları, oyunun yönetmeni vs herkes tiyatro içerisindeydi. Tiyatro okadar kalabalıktı ki iğne atsam yere düşmeyecek şekildeydi. Tiyatronun yan tarafın geçiş yollarına da sandalyeler çekilmiş son anda bilet alanlar için de oralarda yerler ayarlanmıştı.
Ve beklenen an geldi, oyun başladı. Oyunun başından sonuna kadar bir kere bile esenliğimi hatırlamıyorum yada öff sıkıldım dediğimi. Hersey muhteşemdi. Iyi ki gitmişmi iyiki de eşimi ve annemi dinleyip tiyatro bileti almışım :)
Sizin de benim gibi konusunu merak ettiğinizi düşünüyorum.
Shakespeare'in konusu: Ruh ve sinir hastalıkları hastanesinde, dış dünyayı yorumlamaya çalışan hastaları konu edinmiştir. Hastanede ki her hasta, yaşamımızda ki tanınmış kişileri temsil etmektedir.
Hastane yönetiminde görev alan doktor, hemşire, hasta bakıcısı, orada yaşamakta olan hastaları anlamayı çalışırken hastanedeki sistemin eksikliğinden kaynaklanan sorunları bize aktarmaya çalışmaktadır. Lakin hastaların arasına daha sonra katılmış olan DROB13 isimde ki hasta alışılmış olan tüm dengeleri değiştirmektedir.
DROB 13 kendisinin uzaydan geldiğini söyleyen, dünyada yaşamadığını söyleyen, doktorun yanında gelip hayali bir şekilde nabzını ölçen ve doğruluğunu gösteren, sonuç olarak alışagelmiş olan herseyin farklılığını ikna etmeye çalışan bir kişidir. DROB13 ün hastaneye gelmesi ile hersey tüm dengeler değişmiştir.
Hastanede yaşamlarını sürdüren Sabah bernhardt ve Stalin isminde ki hastaların Shakespeare'in Romeo ve Juliet oyunu etrafı altında yaşamlarını sürdürmen diğer hastalar ve hastane gorevlerinde bu oyunun etrafında hayatlarını sürdürmeye devam ederler.
Güzellik, huzur, mutluluk, düzen, ortak düşler, ortak umutlar ve insanlığın kurtarıcısı düşüncesiyle işlenen Shakespeare'in Romeo ve Juliet oyunundan yararlanarak insanlarının sorunlarına dikkat çekiyor.
Sonuç mu işte sonuç mükemmel. Sizden ricam lütfen Shakespeare oyununa bilet alın. 22-26 Aralık ümraniye sahnesinde yeniden oynayacakmış. Benden söylemesi. İzlemezseniz emin olun çok şey kaybedersiniz :)
Hadi sağlıcakla kalın blog severlerim :)

Hiç yorum yok:
Yorum Gönder